Gizli şeker belirtileri nelerdir?

Gizli şeker (pre diyabet)  belirtileri şunlardır;

  • Kilo artışı 
  • Sık acıkma
  • Çok yemek yeme 
  • Yüksek kan basıncı
  • Aniden sinirlenme ve öfke atakları
  • Kolesterol yüksekliği
  • Halsizlik
  • Yorgunluk
  • Dikkat eksikliği 
  • Ağız kuruluğu 
  • Görme netliğinde azalma ve bulanık görme 
  • Ciltte renk koyulaşması
  • Uykusuzluk 

Sen de kendi sorunu sor

Bunlar da ilginizi çekebilir


Nefeste aseton kokusu neyin belirtisidir?

Nefeste aseton kokusu, şeker hastalığının tipik belirtisidir. Tip 1 diyabet, insülin hormonu eksikliğinden kaynaklanır. Bu durumda vücud, gerekli enerjiyi sağlayabilmek için yağları yakmaya başlar. Yağların yanması sonucu keton gazı açığa çıkar. Açığa çıkan keton gazı aseton kokusu şeklinde hissedilir. Şeker hastalığının diğer belirtileri şiddetli ağız kuruluğu, sık idrara çıkma ve yorgunluktur.

Tokluk kan şekeri 180 ise normal midir?

Tokluk kan şekeri, yemekten 2 saat sonra alınan kanda ölçülen kan şekeri düzeyidir. Tokluk kan şekerinin 140 mg/dl üzerinde olması, kişinin şeker hastalığı açısından riskli olduğu anlamına gelir. Tokluk kan şekerinin  70-160 mg/dl arasında olması gerekir. Eğer 200 mg/dl üstünde ise bu durum kişide şeker hastalığı olduğu anlamına gelir. 

Gizli şeker nedir?

Gizli şeker ya da tıpta bilinen adıyla pre-diyabet, kan şekerinin olması gereken normal değerinin üzerinde, ancak şeker hastası kabul edilecek kadar da yüksek seviyede olmadığı durumdur. Gizli şeker olan kişilerde diyabet görülme oranı, gizli şekeri olmayanlara göre daha fazladır.

Pre diyabet ne demek?

Pre diyabet, diybet hastalığından bir önceki dönemdir. Halk arasında gizli şeker olarak bilinir. Bu kişilerin kan şekeri olması gereken normal değerinin üzerindedir, ancak şeker hastası kabul edilecek kadar da yüksek seviyede değildir. Gizli şeker olan kişilerde diyabet görülme oranı, gizli şekeri olmayanlara göre daha fazladır.

Kan şekeri kaç olursa insülin kullanılması gerekir?

İnsülin kullanılması için belirleyici olan bir kan şekeri düzeyi yoktur. Hangi hastada insülin kullanılması gerektiği hastadan hastaya değişir. Kan şekeri seviyesinin yanında hastanın şikayetlerinin olup olmaması da bu kararı vermede önemlidir. 

Kan şekeri nedir?

Kan şekeri, kandaki glikoz düzeyidir. Glikoz, gıdalarla alınan karbonhidratların sindirilerek parçalanması sonucu ortaya çıkar. Fazlası vücutta glikojen olarak depolanır. Glikojenin parçalanması sonucu da glikoz ortaya çıkar. Kan şekeri dendiğinde kanda bulunan glukoz düzeyi anlaşılır. Birimi miligram/desilitre (mg/dl)’ olarak ifade edilir. 

Tokluk kan şekeri nedir?

Tokluk kan şekeri, yemekten bir süre sonra kanda ölçülen glikoz düzeyidir. Tokluk kan şekeri, yemeğin ilk lokmasından 2 saat geçtikten sonra alınan kanda ölçülür.

Açlık kan şekeri nedir?

Açlık kan şekeri, aç karına alınan kandaki glikoz seviyesidir. Açlık kan şekeri ölçümü için, 8 ila 10 saat bir açlık gerekir. Normal sağlıklı bir kişide açlık kan şekeri 100 mg/dl’nin altında bir değerde olması gerekir. Şeker hastalığı tanı ve takibinde kullanılan bir testtir.

Diyabet nedir ve nasıl tedavi edilir?

Diyabet, vücudun kan şekeri seviyelerinin yüksek olmasıdır. Kan şekeri (glukoz), insülin hormonu tarafından hücrelerde kullanılmak üzere alınır. Ancak, vücut insülin hormonunu yeterince üretemez veya kullanamazsa, kan şekeri seviyeleri yükselir ve diyabet gelişebilir. Diyabetin iki türü vardır:

Tip 1 diyabet: Vücut insülin hormonu üretemez ve genellikle çocukluk veya gençlik döneminde başlar. Tedavisi, insülin enjeksiyonları veya insülin pompa cihazları gibi dış kaynaklı insülin tedavilerini içerir.

Tip 2 diyabet: Vücut insülin hormonunu yeterince kullanamaz veya yeterince üretemez ve genellikle yetişkinlerde ortaya çıkar. Tedavisi, yaşam tarzı değişiklikleri (sağlıklı beslenme ve egzersiz) ve gerekli olması durumunda oral ilaçlar veya insülin enjeksiyonlarıdır.

Diyabet tedavisindeki temel amaç, kan şekeri seviyelerini normal aralıklarda tutmak ve diğer sağlık sorunlarının gelişmesini önlemektir. Tedavi planı, bireysel ihtiyaçlara ve diyabet türüne göre değişebilir. Sağlıklı bir diyet, düzenli egzersiz, kan şekeri düzenli izleme, düzenli tıbbi kontroller ve ilaçların düzenli kullanımı diyabet tedavisinin temel bileşenleridir.

Diyabet, gözler, böbrekler, sinirler, kalp ve damarlar dahil olmak üzere birçok sağlık sorununa neden olabilir. Bu nedenle, diyabet teşhisi konulduysa veya belirtilerden şüpheleniliyorsa, bir sağlık uzmanına başvurulması ve uygun tedavi planının belirlenmesi önemlidir.

Hipoglisemi (düşük kan şekeri) durumunda ilk yardım nasıl yapılır?

Hipoglisemi (düşük kan şekeri), kan şekerinin normalden düşük seviyelere inmesi durumudur ve şiddetli hipoglisemi hayati tehlike yaratabilir. İşte hipoglisemi durumunda yapılması gereken ilk yardım adımları:

Kişinin kan şekeri seviyesini kontrol edin: Eğer kişinin hipoglisemi olduğundan şüpheleniyorsanız, kan şekeri seviyesini kontrol edin. Eğer ölçümler normalin altındaysa hipoglisemi olabilir.

Hızlı emilen şekerli bir şeyler verin: Hipoglisemi durumunda kişiye hızlı emilen bir şekerli gıda verin. Örneğin, 1-2 parça şeker, bal, meyve suyu veya glukoz tabletleri verebilirsiniz.

Kişinin durumunu takip edin: Hipoglisemi durumunda kişinin durumunu sürekli takip edin ve belirtiler kötüleşirse hemen acil tıbbi yardım çağırın.

Bilincini kaybederse müdahale edin: Eğer hipoglisemi durumunda kişi bilincini kaybederse, acil tıbbi yardım çağırmak için hemen harekete geçin. Kişiyi yan yatırın ve başını desteklemek için bir yastık veya başka bir şey kullanın.

Hipoglisemi nedeniyle hayati tehlike varsa acil tıbbi yardım çağırın: Şiddetli hipoglisemi durumlarında, kişinin hayatı tehlikede olabilir. Hemen acil tıbbi yardım çağırın.

Hipoglisemi durumunda hızlı bir şekilde müdahale etmek önemlidir. Şekerli bir gıda vermek, kan şekerini hızlı bir şekilde yükseltir ve belirtilerin azalmasına yardımcı olur. Ancak, hipoglisemi şiddetliyse veya kişi bilincini kaybederse, hemen acil tıbbi yardım çağırmak en doğru adımdır.

Yeni SSS


İrritabl bağırsak sendromu (IBS) tedavisi, semptomların şiddetine ve tipine bağlı olarak kişiselleştirilmelidir. İBS, huzursuz bağırsak sendromu olarak da bilinir. Tedavi genellikle genel yakla ...


İrritabl bağırsak sendromu (IBS) farklı şiddetlerde olabilir. En önemli belirtisi karın ağrısıdır. Başlıca irritabl bağırsak sendromu belirtileri şunlardır; Karın Ağrısı veya Kramp Karın bölgesinde ağrı, şişkinlik veya kramp şeklinde hissedilebilir. Ge ...


Boğaz reflüsü (laringeal reflü), mide asidinin yemek borusunu geçip, boğaz ve gırtlağa kadar yükselmesiyle ortaya çıkar. Bu durum, gastroözofageal reflü hastalığı ile ilişkilidir ancak asit, yemek borusunun ötesine, daha üst bölgelere yani gırtlak ve ses tellerine ulaşır. ...


Boğaz reflüsü, mide asidinin yemek borusunu geçerek, boğaz ve gırtlağa ulaşmasıdır. Bu durum, genellikle gastroözofageal reflü hastalığının bir sonucu olarak gelişir. Mide asidinin yukarı doğru hareket etmesiyle boğazda yanma, ...


Zoretanin etken maddesi isotretinoin olan ve akne tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. Ciddi, tedaviye dirençli akne vakalarında tercih edilir. Zoretanin, A vitamini türevi olan bir ilaçtır ve oldukça etkili olmakla birlikte, ciddi yan etkiler de oluşturabilir. Bu nedenle ...


Cipralex (etken maddesi escitalopram), depresyon, anksiyete ve bazı diğer ruhsal hastalıkların tedavisinde kullanılan bir antidepresandır. Cipralex kullanırken bazı yan etkiler görülebilir. Bu yan etkiler genellikle tedaviye başlandıktan sonra birkaç hafta içinde belirginleşir ve zamanla ...


Bağırsak hastalıkları ile ilgilenen doktor, gastroenteroloji doktorudur. Bağırsak hastalıkları için gitmeniz gereken doktor gastroenterologtur. Gastroenterologlar, sindirim sistemi ve bununla ilişkili organlar (özellikle mide, bağırsaklar, karaciğer, pankreas) ile ilgili hastalık ...


Bağırsakla ilgili sağlık sorunları için başvurmanız gereken bölüm gastroenteroloji ve genel cerrahi bölümleridir.  Bu bölüm uzmanları, bağırsak hastalıklarıyla ilgilenir. Bağırsak hastalıkları ile ilgilenen bölümler şunlardır;  ...


Ursofalk, safra asidi türevi olan ursodeoksikolik asit (UDCA) içeren bir ilaçtır ve genellikle karaciğer hastalıkları, safra taşı ve safra yolları hastalıkları gibi durumların tedavisinde kullanılır. Ursofalk, safra asitlerinin zararlı etkilerini azaltarak karaci ...


Migren ataklarını hafifletmek için reçetesiz satılan ilaçlar arasında parasetamol (Parol, Minoset), ibuprofen (Brufen, Advil) ve naproksen (Apranax) gibi NSAİİ'ler bulunmaktadır. Kafein içeren kombine ilaçlar (örneğin, Excedrin Migraine) de migren ağrısını hafifletebilir. Ancak bu ilaçlar mideye ...


Arveles (deksketoprofen) ve Parol (parasetamol) birlikte alınabilir, çünkü farklı etki mekanizmalarıyla ağrıyı daha etkili bir şekilde hafifletebilirler. Ancak bu kombinasyon, mide rahatsızlıkları veya karaciğer sorunları gibi yan ...


Tekerlekli sandalye fiyatları, oldukça geniş bir yelpazede değişiklik gösterir. 2024 Aralık ayı itibariyle, en temel manuel sandalyeler 450 TL'den başlayabilirken, ileri teknoloji ürünü, motorlu ve kişiye özel tasarlanmış modeller 60.000 TL'yi hatta daha fazlasını bulabilir. Fiya ...


Evet, masaj cihazları kas ağrısına genellikle iyi gelir. Kas ağrıları genellikle kasların aşırı kullanımı, yanlış duruş, stres veya gerginlikten kaynaklanır. Masaj cihazları, kas dokusuna derinlemesine baskı uygulayarak kan dolaşımını artırır, kaslarda biriken laktik asidin atılm ...


Saç dökülmesini azaltmak ve saç sağlığını desteklemek için bitkisel içerikli şampuanlar etkili olabilir. Kafein içerikli şampuanlar, saç köklerini uyararak dökülmeyi azaltabilir ve saçın güçlenmesine yardımcı olabilir. Isırgan otu özlü şampuanlar, saç köklerini g ...


Ella, aç veya tok karnına içilebilir. Ella'nın (ertesi gün hapı) etkinliği üzerinde yemek yeme durumunun bir etkisi yoktur. Ella'nın etkinliği mide bulantısından etkilenmez, bu nedenle yemeklerle birlikte almanız gerekmez. Ancak, bazı kadınlar ilacı yiyeceklerle birlikte almanın ...