Meme kanserinin teşhisi için hangi testler yapılabilir?

Meme kanserinin teşhisi için farklı testler kullanılabilir. Bunlar arasında:

Meme muayenesi: Doktorunuz meme dokusunu ve çevre dokuları elle inceleyerek herhangi bir anormallik tespit etmeye çalışabilir.

Mamografi: Bu meme kanseri tarama testi, radyasyon kullanarak meme dokusunun görüntülerini alır.

Ultrason: Ses dalgaları kullanarak meme dokusunun görüntülerini oluşturur.

Manyetik rezonans görüntüleme (MR): Güçlü manyetik alanlar ve radyo dalgaları kullanarak meme dokusunun detaylı görüntülerini oluşturur.

Biyopsi: Potansiyel meme kanseri hücrelerinin örnekleri alınarak laboratuvarda incelenir.

Bu testlerden hangilerinin yapılacağı, kişinin yaşına, risk faktörlerine, semptomlara ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Tedavi sürecinde de bazı testler tekrarlanabilir veya yeni testler eklenebilir. Tedaviniz hakkında daha ayrıntılı bilgi almak için doktorunuza danışmanız önerilir.

Sen de kendi sorunu sor

Bunlar da ilginizi çekebilir


Meme kanseri ağrı yapar mı?

Meme kanseri, nadir de olsa ağrı yapar. Mememe ağrısı sağlıklı her üç kadından ikisinde görülebilen bir durumdur. Özellikle adet öncesi dönemde ortaya çıkan ve 4-5 gün kadar süren gerginlik ağrısı, gerçek meme ağrısı ile karışabilir. Meme ağrısı, meme kanserinde çok nedir görülür. Meme kanseri olan hastaların yaklaşık % 1-2 ‘sinde meme ağrısı olmaktadır. Ancak çok nadir de olsa, memem kanserinin tek belirtisi meme ağrısı olabilir. Bu yüzden mutlaka bir genel cerrahi uzmanına muayene olmanızda fayda vardır.

Meme kanseri belirtileri nelerdir?

Meme kanseri belirtileri şunlardır;

  • Memede kitle, şişlik (yumru) veya artmış yoğunluk
  • Meme başında hassasiyet
  • Memede ağrı
  • Meme derisinda portakal kabuğu görünümü
  • Son zamanlarda meme büyüklüğünün değişmesi
  • Memenin herhangi bir bölgesinde çukurlaşma
  • Meme başının içeri çekilmesi
  • Meme başından berrak veya kanlı akıntı

Kaynak:https://www.cancer.org/research/cancer-facts-statistics/all-cancer-facts-figures/cancer-facts-figures-2017.html. Accessed June 29, 2017.

Meme kanseri nasıl teşhis edilir?

Meme kanseri teşhisi için çeşitli yöntemler kullanılır. Genellikle, meme kanserinin teşhisi birkaç adım içerir:

Meme muayenesi: Meme kanserinin teşhisi genellikle meme muayenesi ile başlar. Bu muayene sırasında doktor, meme dokularını elle hisseder ve herhangi bir anormallik veya kitle varlığına bakar.

Mamografi: Meme kanserinin teşhisinde en yaygın kullanılan görüntüleme testi mamografidir. Bu test, memenin röntgen görüntülerinin alınmasını içerir. Mamografi, erken evredeki kanserleri tespit etmeye yardımcı olabilir.

Ultrason: Meme ultrasonu, mamografiye ek olarak kullanılabilir. Ultrason, meme dokularının görüntülenmesine yardımcı olan yüksek frekanslı ses dalgalarını kullanır. Bu test, mamografide tespit edilemeyen kitleleri veya anormallikleri tespit etmeye yardımcı olabilir.

Biyopsi: Meme kanserinin kesin teşhisi genellikle biyopsi yoluyla yapılır. Bu işlem sırasında, doktor meme dokusundan bir örnek alır ve laboratuvarda kanser hücreleri olup olmadığını kontrol eder.

Diğer testler: Meme kanserinin evresini belirlemek için diğer testler de yapılabilir, örneğin manyetik rezonans görüntüleme (MRI) veya pozitron emisyon tomografisi (PET) taramaları.

Meme kanseri teşhisi için kullanılacak testler, hastanın yaşına, genel sağlık durumuna ve semptomlarına göre değişebilir.

Meme kanserinin tedavisi nasıl yapılır?

Meme kanserinin tedavisi, kanserin türü, evresi, hastanın yaşı, genel sağlık durumu ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Tedavi planı, genellikle bir ekip yaklaşımıyla yapılır ve cerrahi, radyoterapi, kemoterapi, hormonoterapi ve hedefe yönelik tedavi gibi çeşitli tedavileri içerebilir.

Cerrahi tedavi, meme kanserinin çıkarılması için yapılan ameliyatlardır. Erken evre meme kanserinde genellikle tümör ve bir miktar sağlıklı dokunun çıkarılmasına yönelik bir cerrahi olan lumpektomi tercih edilir. Daha ileri evre kanserlerde, tam bir meme çıkarımı (mastektomi) veya meme çıkarımı ile birlikte aksiller lenf nodu diseksiyonu yapılabilir.

Radyoterapi, kanserin yayılmasını önlemek ve kanser hücrelerini öldürmek için yüksek enerjili ışınlar kullanarak yapılan bir tedavidir. Cerrahi sonrası veya kemoterapi ile birlikte kullanılabilir.

Kemoterapi, kanser hücrelerinin büyümesini yavaşlatmak veya öldürmek için kullanılan ilaç tedavisidir. Genellikle meme kanserinin daha ileri evrelerinde kullanılır. Kemoterapi yan etkileri nedeniyle, tedavi sırasında hastaların genellikle yakından izlenmesi gerekir.

Hormonoterapi, meme kanserinin büyümesini destekleyen hormonları hedef alan bir tedavidir. Hormon reseptör pozitif meme kanseri olan kadınlar, ameliyat veya radyoterapi sonrasında hormonoterapi alabilirler.

Hedefe yönelik tedavi, kanser hücrelerindeki belirli proteinleri hedef alarak kanser hücrelerini öldüren bir tedavidir. Hedefe yönelik tedavi, genellikle diğer tedavilerle birlikte kullanılır.

Meme kanseri tedavisinde kullanılacak tedavi seçenekleri, hastanın genel sağlık durumu, yaş, tıbbi geçmişi, meme kanseri türü ve evresine göre belirlenir. Kanser tedavisi genellikle bir ekibin işbirliğiyle yapılır ve tedavinin yan etkileri ve sonuçları düzenli olarak izlenir.

Meme kanserinin ileri evreleri nasıl tedavi edilir?

Meme kanserinin ileri evreleri, kanserin diğer organlara yayılmış olduğu durumlardır. Bu evrelerde tedavi seçenekleri, kanserin yaygınlığına, kişinin genel sağlık durumuna ve diğer faktörlere bağlı olarak farklılık gösterir.

Tedavi seçenekleri arasında kemoterapi, radyoterapi, cerrahi müdahale, hormon terapisi ve hedefe yönelik tedaviler yer alabilir. Bu tedavilerin amacı, kanser hücrelerinin büyümesini durdurmak, yayılmasını önlemek ve kanserin diğer organlara yayılmasını engellemektir.

Tedavilerin seçimi ve uygulanması, kanserin evresi, hastanın genel sağlık durumu, yaş ve diğer faktörlere bağlıdır. İleri evre meme kanseri için tedaviler genellikle daha agresif olur ve kanserle mücadele etmek için birkaç tedavinin bir arada kullanılması gerekebilir. Ancak, tedavilerin başarısı tamamen kanserin evresine ve kişinin sağlık durumuna bağlıdır ve her hastanın tedaviye verdiği yanıt farklı olabilir.

Meme kanserinin tekrarlaması nasıl engellenir?

Meme kanserinin tekrarlamasını engellemek için birkaç yol vardır:

Düzenli takip: Meme kanseri tedavisi tamamlandıktan sonra düzenli takip randevularına gitmek önemlidir. Bu randevularda doktorunuz kanser hücrelerinin yeniden ortaya çıkmasını önlemek için gereken testleri yapacaktır. Meme kanseri risk faktörleri, hastalığın evresi ve tedavinin türüne göre takip planı belirlenir.

Sağlıklı yaşam tarzı: Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek meme kanserinin tekrarını önlemede yardımcı olabilir. Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı bir diyetle beslenmek, alkol tüketimini sınırlamak ve sigara içmemek gibi yaşam tarzı değişiklikleri kanserin tekrarını önleyebilir.

Hormon tedavisi: Hormon reseptörü pozitif meme kanseri olan kadınlar, meme kanserinin tekrarını önlemek için hormon tedavisi alabilirler. Hormon tedavisi, östrojen seviyelerini azaltarak veya bloke ederek kanserin büyümesini önler.

Kemoterapi veya hedefe yönelik tedavi: Bazı kadınlar meme kanserinin tekrarını önlemek için kemoterapi veya hedefe yönelik tedavi alabilirler. Bu tedaviler kanser hücrelerinin büyümesini önleyebilir veya öldürebilir.

Özetle, meme kanserinin tekrarlamasını engellemek için düzenli takip, sağlıklı yaşam tarzı, hormon tedavisi ve gerektiğinde kemoterapi veya hedefe yönelik tedavi gibi farklı tedavi seçenekleri mevcuttur.

Meme kanseri erkeklerde de görülebilir mi?

Evet, meme kanseri nadir olsa da erkeklerde de görülebilir. Erkeklerin meme dokusu az olduğu için meme kanseri daha az sıklıkla görülür. Ancak erkeklerde meme dokusunda oluşabilecek tümörler de kanserli olabilir. Erkeklerde meme kanseri belirtileri genellikle meme dokusunda şişlik, kalınlaşma, meme başında çekilme hissi, meme başında kabuklanma, meme başından sıvı gelmesi şeklinde olabilir. Erkeklerde meme kanseri teşhisi ve tedavisi de kadınlarda olduğu gibi meme muayenesi, mamografi, ultrason, biyopsi ve ameliyat gibi yöntemlerle yapılır.

Meme kanseri ailesel geçiş gösterir mi?

Evet, meme kanseri ailesel geçiş gösterebilir. Meme kanseri vakalarının yaklaşık %5-10'u ailesel meme kanseri olarak adlandırılır ve genetik yatkınlıkla ilişkilidir. Ailesel meme kanseri olan kadınların meme kanseri riski genel kadın popülasyonuna göre daha yüksektir. BRCA1 ve BRCA2 gibi genlerdeki mutasyonlar, ailesel meme kanseri riskini artırır ve bu mutasyonlar taşıyan kadınların meme kanseri riski %60 ila %80 arasında olabilir. Ayrıca, diğer genlerdeki mutasyonlar ve aile öyküsü de meme kanseri riskini artırabilir. Eğer ailede meme kanseri öyküsü varsa, bir genetik danışmanla konuşmak ve riski belirlemek için test yaptırmak faydalı olabilir.

Meme kanseri olan kişilerin hayat tarzı nasıl olmalıdır?

Meme kanseri olan kişilerin sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemeleri önerilir. Bu, düzenli olarak egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek, alkol ve sigaradan kaçınmak, düzenli kontroller yaptırmak, uygun tedaviyi almak gibi faktörleri içerir. Sağlıklı bir yaşam tarzı, hastalığın ilerlemesini yavaşlatabilir, tedaviye yanıtı artırabilir ve hastalığın tekrarlama riskini azaltabilir. Ayrıca, hastaların psikolojik olarak desteklenmesi, stresle başa çıkmaları, uyku düzenlerine dikkat etmeleri ve sağlıklı sosyal ilişkileri sürdürmeleri de önemlidir.

Meme kanseri risk faktörleri nelerdir?

Meme kanserinin oluşumunda birden fazla faktörün etkili olduğu düşünülmektedir. Bazı faktörlerin meme kanseri riskini arttırdığı bilinmektedir. Bunlar:

Yaş: Yaş ilerledikçe meme kanseri riski artar.
Cinsiyet: Kadınlarda meme kanseri riski erkeklere göre daha yüksektir.
Aile öyküsü: Yakın aile bireylerinde meme kanseri öyküsü olan kişilerde meme kanseri riski daha yüksektir.
Genetik faktörler: BRCA1 ve BRCA2 gibi bazı gen mutasyonları, meme kanseri riskini arttırabilir.
Kişinin hormonal durumu: Erken yaşta adet görmeye başlamak, geç yaşta menopoza girmek, doğum yapmamak veya ilk doğumu 30 yaşından sonra yapmak, hormon tedavisi almış olmak gibi hormonal faktörler meme kanseri riskini arttırabilir.
Obezite: Vücut kitle indeksi yüksek olan kişilerde meme kanseri riski artar.
Alkol: Alkol tüketimi meme kanseri riskini arttırabilir.
Sigara: Sigara içmek meme kanseri riskini arttırmaktadır.
Radyasyon: Göğüs bölgesine radyasyon maruziyeti meme kanseri riskini arttırabilir.
Daha önce meme kanseri geçirme öyküsü: Daha önce meme kanseri tedavisi görmüş olan kişilerde meme kanseri tekrarlama riski daha yüksektir.
Yukarıdaki faktörlerin varlığı, meme kanseri riskini arttırsa da, bazı kişilerde hiçbir risk faktörü bulunmamasına rağmen meme kanseri gelişebilir. Bu nedenle, her kadın düzenli olarak meme kanseri taraması yaptırmalıdır.

Yeni SSS


İrritabl bağırsak sendromu (IBS) tedavisi, semptomların şiddetine ve tipine bağlı olarak kişiselleştirilmelidir. İBS, huzursuz bağırsak sendromu olarak da bilinir. Tedavi genellikle genel yakla ...


İrritabl bağırsak sendromu (IBS) farklı şiddetlerde olabilir. En önemli belirtisi karın ağrısıdır. Başlıca irritabl bağırsak sendromu belirtileri şunlardır; Karın Ağrısı veya Kramp Karın bölgesinde ağrı, şişkinlik veya kramp şeklinde hissedilebilir. Ge ...


Boğaz reflüsü (laringeal reflü), mide asidinin yemek borusunu geçip, boğaz ve gırtlağa kadar yükselmesiyle ortaya çıkar. Bu durum, gastroözofageal reflü hastalığı ile ilişkilidir ancak asit, yemek borusunun ötesine, daha üst bölgelere yani gırtlak ve ses tellerine ulaşır. ...


Boğaz reflüsü, mide asidinin yemek borusunu geçerek, boğaz ve gırtlağa ulaşmasıdır. Bu durum, genellikle gastroözofageal reflü hastalığının bir sonucu olarak gelişir. Mide asidinin yukarı doğru hareket etmesiyle boğazda yanma, ...


Zoretanin etken maddesi isotretinoin olan ve akne tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. Ciddi, tedaviye dirençli akne vakalarında tercih edilir. Zoretanin, A vitamini türevi olan bir ilaçtır ve oldukça etkili olmakla birlikte, ciddi yan etkiler de oluşturabilir. Bu nedenle ...


Cipralex (etken maddesi escitalopram), depresyon, anksiyete ve bazı diğer ruhsal hastalıkların tedavisinde kullanılan bir antidepresandır. Cipralex kullanırken bazı yan etkiler görülebilir. Bu yan etkiler genellikle tedaviye başlandıktan sonra birkaç hafta içinde belirginleşir ve zamanla ...


Bağırsak hastalıkları ile ilgilenen doktor, gastroenteroloji doktorudur. Bağırsak hastalıkları için gitmeniz gereken doktor gastroenterologtur. Gastroenterologlar, sindirim sistemi ve bununla ilişkili organlar (özellikle mide, bağırsaklar, karaciğer, pankreas) ile ilgili hastalık ...


Bağırsakla ilgili sağlık sorunları için başvurmanız gereken bölüm gastroenteroloji ve genel cerrahi bölümleridir.  Bu bölüm uzmanları, bağırsak hastalıklarıyla ilgilenir. Bağırsak hastalıkları ile ilgilenen bölümler şunlardır;  ...


Ursofalk, safra asidi türevi olan ursodeoksikolik asit (UDCA) içeren bir ilaçtır ve genellikle karaciğer hastalıkları, safra taşı ve safra yolları hastalıkları gibi durumların tedavisinde kullanılır. Ursofalk, safra asitlerinin zararlı etkilerini azaltarak karaci ...


Migren ataklarını hafifletmek için reçetesiz satılan ilaçlar arasında parasetamol (Parol, Minoset), ibuprofen (Brufen, Advil) ve naproksen (Apranax) gibi NSAİİ'ler bulunmaktadır. Kafein içeren kombine ilaçlar (örneğin, Excedrin Migraine) de migren ağrısını hafifletebilir. Ancak bu ilaçlar mideye ...


Arveles (deksketoprofen) ve Parol (parasetamol) birlikte alınabilir, çünkü farklı etki mekanizmalarıyla ağrıyı daha etkili bir şekilde hafifletebilirler. Ancak bu kombinasyon, mide rahatsızlıkları veya karaciğer sorunları gibi yan ...


Tekerlekli sandalye fiyatları, oldukça geniş bir yelpazede değişiklik gösterir. 2024 Aralık ayı itibariyle, en temel manuel sandalyeler 450 TL'den başlayabilirken, ileri teknoloji ürünü, motorlu ve kişiye özel tasarlanmış modeller 60.000 TL'yi hatta daha fazlasını bulabilir. Fiya ...


Evet, masaj cihazları kas ağrısına genellikle iyi gelir. Kas ağrıları genellikle kasların aşırı kullanımı, yanlış duruş, stres veya gerginlikten kaynaklanır. Masaj cihazları, kas dokusuna derinlemesine baskı uygulayarak kan dolaşımını artırır, kaslarda biriken laktik asidin atılm ...


Saç dökülmesini azaltmak ve saç sağlığını desteklemek için bitkisel içerikli şampuanlar etkili olabilir. Kafein içerikli şampuanlar, saç köklerini uyararak dökülmeyi azaltabilir ve saçın güçlenmesine yardımcı olabilir. Isırgan otu özlü şampuanlar, saç köklerini g ...


Ella, aç veya tok karnına içilebilir. Ella'nın (ertesi gün hapı) etkinliği üzerinde yemek yeme durumunun bir etkisi yoktur. Ella'nın etkinliği mide bulantısından etkilenmez, bu nedenle yemeklerle birlikte almanız gerekmez. Ancak, bazı kadınlar ilacı yiyeceklerle birlikte almanın ...